Dental implantlar diş kaybının olduğu bölgelerdeki eksikliği gidermek amacıyla kullanılmaktadırlar. Kuron dışında kökün de ağza yerleştirilmek istenmesindeki ana amaç kemiğin varlığını korumaktır. Bu nedenle köprü yerine implant tercih edilmektedir. Dişler çekildikten sonra o dişlerin etrafını saran kemik zamanla erimeye başlar, buna rezorpsiyon denir. Kemiğin bu şekilde kaybı sonucunda yüzün profili bozulur, dudak desteği ortadan kalkar, ağız çevresindeki kırışıklıklar artar ve burun ve çene ucu birbirine iyice yaklaşır. Bu nedenlerle, çekilmiş dişlerin köklerinin yerine implant yerleştirilmesi düşünülmelidir. Kemik, implant yüzeyleri ile sıkı bir bağ kurar, doğal dişler gibi fonksiyona girmelerini sağlar. Isırma ve çiğneme fonksiyonları kemiği stimüle ederek kemik erimesini önlemektedir.

Porselen laminalar dişlerin arasında bulunan diastema adı verilen boşlukları kapatmak için uygulanan en estetik çözüm yoludur. Özellikle dişlerinin renginden memnun olmayan kişilerde diş beyazlatma işleminden de sonuç alınamazsa, porselen lamina tercih edilebilir.

Diş rengi birçok faktöre bağlı olarak değişebilir. Çay, kahve, şarap, renkli meyve suları gibi içecekler, renkli gıdalar, sigara ve hatta yaşlanma ile diş renkleriniz koyulaşabilir. Diş beyazlatma yöntemi ile diş renginiz birkaç ton kadar açılabilir. Diş beyazlatma iki şekilde uygulanır. Ofis tipinde hekim klinikte daha güçlü beyazlatıcı ilaçlar ve lazer ile dişlerinizi beyazlatabilir. Bu yöntem çok etkilidir ve dakikalar içerisinde daha beyaz dişlere kavuşabilirsiniz. Diğer yöntem ise evde uygulanan yöntemdir. Dişlerinize özel hazırlanan plaklar içesine daha düşük dozda beyazlatıcı ilaçlar yerleştirerek daha uzun sürede dişlerinizi beyazlatabilirsiniz. Bazı durumlarda ise her iki yöntem birlikte uygulanmaktadır.

Dişlerde estetik amaçlı yapılan dolgular daha parlak ve daha pırıltılı görünüm elde etmek amacıyla uygulanmaktadır. Hem ön dişlerde, hem de arka dişlerde günümüzde estetik dolgu uygulamaları rahatlıkla yapılabilmektedir. Bunlar dişlerin kendi renginde olan kompozit dolgu uygulamalarıdır. Diş çürüklerinin tedavisi için bugüne kadar kullanılmış olan amalgam dolguların estetik beklentileri karşılamaması yüzünden, günümüzde porselen dolgu ve kompozit dolgu tercih edilmektedir. Kompozit dolgular dişler gibi beyaz olduğundan ve ışınla sertleştirildiğinden ışınlı dolgu olarak da isimlendirilebilir.

Estetik diş hekimliği denilince akla gelen ilk kavramlardan biri ''gülüş tasarımı''dır. Gülüş tasarımı; çeşitli nedenlerle estetik açıdan görünümü bozulan dişler ve diş etlerinin hastaların yüz şekilleri ve gereksinimleri de göz önünde bulundurularak olabildiğince doğal ve güzel bir görünüme kavuşturulması işlemidir. Multidisipliner bir yaklaşım olan gülüş tasarımı, birçok işlemin bir arada uygulanmasıyla gerçekleştirilmektedir.

Diş eti estetiği, diş etinde var olan çekilme ve asimetrik bozuklukların düzeltilerek, dişler ve diş etlerini olması gerektiği standartlara ulaştıran ve pembe estetik olarak da bilinen tedavidir. Sosyal ve mesleki hayatımızı olumsuz etkileyen diş eti bozukluklarının tedavisi son zamanlarda en çok tercih edilen uygulamalar arasındadır. Diş eti estetiği, yaş sınırlaması olmaksızın, diş eti ve diş yapısı tedaviye uygun olan herkes için uygulanabilen bir işlemdir.